Anayasalcılık ve demokrasi / Ergun Özbudun.

By: Özbudun, Ergun [aut]
Material type: TextTextLanguage: Türkçe Series: İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları; 520. Hukuk; 24İstanbul: İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, 2015Edition: 1st editionDescription: 144 pages ; 23 cmContent type: text Media type: unmediated Carrier type: volumeISBN: 9786053994091Subject(s): Constitutional law | Democracy | Demokrasi | Anayasa hukuku | Anayasal düzenLOC classification: JF51 . | A5 2015Summary: Anayasalcılık ile demokrasi, günümüzde en çok tartışılan, aralarındaki ilişkiler bakımından çağdaş demokrasilerde teorik ve felsefi düzeyde gerilimlere yol açabilen kavramlardır. Ancak bu gerilimlere rağmen anayasal demokrasiler, tarih boyunca bu iki kavramı bağdaştıracak mekanizmaları geliştirmiş, çoğunluk iktidarını sınırlamış, bireyi devlete karşı koruyan sistemleri oluşturabilmiştir. Elbette ki, bunların başında temel bir fikir olan kuvvetler ayrılığı gelmektedir. Bu ilke zaman içinde farklı anlamlar kazanmış olsa da, korumuş olduğu öz; yargı organının siyasal organlar karşısında süregelen bağımsızlığıdır. Türkiye’de anayasa hukukunun öndegelen isimlerinden olan Prof. Dr. Ergun Özbudun, Anayasalcılık ve Demokrasi adlı bu eserinde, iki kavram arasındaki gerilimin tarihsel kökenini temel alarak, karşıt ilkelerin dengelenebileceğini, bunların da toplumların gelişimi ile bağdaştırılabileceğini ele alıyor. Özbudun, yaşadığımız toplumda da sürekli tartışılan, hele günümüz Türkiye’sinin siyasal yaşamında adeta değişmez gündem maddesi olan konuyu incelerken, ülkemizin hâlâ anayasalcılık ile demokrasi arasındaki makul ve ölçülü dengeyi sağlayacak mekanizmaları oluşturamamış olduğu sonucuna varıyor. Gerçekten, Türkiye’de yakın zamanlara kadar anayasalcılık ve onun getirdiği yasal araçlar; uzun yıllar askerî ve bürokratik yapılara, seçilmişlerin iktidar organlarının hareketini sınırlama hakkı gibi görülmüş, aynı zamanda, geçmişte yaşanan askeri darbelerin gerekçesi olarak ta gösterilebilmiştir. Özbudun’a göre, bugün iki ilke arasında gidip, gelen sarkacın ucu diğer yöne, anayasal denge ve mekanizmaların görmezlikten gelindiği ve zayıflatıldığı tarafa doğru bilinçli olarak çevrilmiş bulunmaktadır. Oysa sağlıklı ve sürdürülebilir, çağdaş bir demokratik rejim ancak bu iki temel unsurun makul ve ölçülü dengesinden geçmelidir. Yazarın bu özlü çalışması, demokrasi içinde gelişecek vatandaşlık ve anayasa bilincine önemli bir katkı sunmaktadır.
Tags from this library: No tags from this library for this title. Log in to add tags.
    Average rating: 0.0 (0 votes)
Item type Current location Home library Collection Call number Copy number Status Date due Barcode
Book Book Merkez Kütüphane
Genel Koleksiyon / Main Collection
Merkez Kütüphane
Genel Koleksiyon JF51 . A5 2015 (Browse shelf) 1 Available 0054148

Anayasalcılık ile demokrasi, günümüzde en çok tartışılan, aralarındaki ilişkiler bakımından çağdaş demokrasilerde teorik ve felsefi düzeyde gerilimlere yol açabilen kavramlardır. Ancak bu gerilimlere rağmen anayasal demokrasiler, tarih boyunca bu iki kavramı bağdaştıracak mekanizmaları geliştirmiş, çoğunluk iktidarını sınırlamış, bireyi devlete karşı koruyan sistemleri oluşturabilmiştir. Elbette ki, bunların başında temel bir fikir olan kuvvetler ayrılığı gelmektedir. Bu ilke zaman içinde farklı anlamlar kazanmış olsa da, korumuş olduğu öz; yargı organının siyasal organlar karşısında süregelen bağımsızlığıdır. Türkiye’de anayasa hukukunun öndegelen isimlerinden olan Prof. Dr. Ergun Özbudun, Anayasalcılık ve Demokrasi adlı bu eserinde, iki kavram arasındaki gerilimin tarihsel kökenini temel alarak, karşıt ilkelerin dengelenebileceğini, bunların da toplumların gelişimi ile bağdaştırılabileceğini ele alıyor. Özbudun, yaşadığımız toplumda da sürekli tartışılan, hele günümüz Türkiye’sinin siyasal yaşamında adeta değişmez gündem maddesi olan konuyu incelerken, ülkemizin hâlâ anayasalcılık ile demokrasi arasındaki makul ve ölçülü dengeyi sağlayacak mekanizmaları oluşturamamış olduğu sonucuna varıyor. Gerçekten, Türkiye’de yakın zamanlara kadar anayasalcılık ve onun getirdiği yasal araçlar; uzun yıllar askerî ve bürokratik yapılara, seçilmişlerin iktidar organlarının hareketini sınırlama hakkı gibi görülmüş, aynı zamanda, geçmişte yaşanan askeri darbelerin gerekçesi olarak ta gösterilebilmiştir. Özbudun’a göre, bugün iki ilke arasında gidip, gelen sarkacın ucu diğer yöne, anayasal denge ve mekanizmaların görmezlikten gelindiği ve zayıflatıldığı tarafa doğru bilinçli olarak çevrilmiş bulunmaktadır. Oysa sağlıklı ve sürdürülebilir, çağdaş bir demokratik rejim ancak bu iki temel unsurun makul ve ölçülü dengesinden geçmelidir. Yazarın bu özlü çalışması, demokrasi içinde gelişecek vatandaşlık ve anayasa bilincine önemli bir katkı sunmaktadır.

There are no comments for this item.

to post a comment.
Devinim Yazılım Eğitim Danışmanlık tarafından Koha'nın orjinal sürümü uyarlanarak geliştirilip kurulmuştur.