000 06391nam a2200433 i 4500
001 200466354
003 TR-AnTOB
005 20251201143629.0
007 ta
008 171111s2025 xxu e mmmm 00| 0 eng d
035 _a(TR-AnTOB)200466354
040 _aTR-AnTOB
_beng
_erda
_cTR-AnTOB
041 0 _aeng
099 _aTEZ TOBB FBE MİM YL’25 DEM
100 1 _aDemir, Selensu
_eauthor
_9151026
245 1 0 _aAn architectural perspective on rural–urban dialectic /
_cSelensu Demir; thesis advisor T. Nur Çağlar.
246 1 3 _aKır–kent diyalektiğine mimari bir perspektif
264 1 _aAnkara :
_bTOBB ETÜ Fen Bilimleri Enstitüsü,
_c2025.
300 _axxi, 147 pages :
_billustrations ;
_c29 cm
336 _atext
_btxt
_2rdacontent
337 _aunmediated
_bn
_2rdamedia
338 _avolume
_bnc
_2rdacarrier
502 _aTez (Yüksek Lisans)--TOBB ETÜ Fen Bilimleri Enstitüsü Eylül 2025
520 _aBu araştırma, kır–kent arayüzünü; kentsel genişleme, metalaşma ve ekolojik kırılmaların görünür olduğu diyalektik bir sahne olarak ele almaktadır. Bu sahnede mekân, küresel süreçlerle yerel pratiklerin kesiştiği ve politik ile ekolojik dinamiklerin iç içe geçtiği bir alan olarak tanımlanmaktadır. Dolayısıyla kır–kent, değişen ilişkiler içinde sürekli yeniden üretilen ilişkisel zeminler olarak değerlendirilmekte ve bu ilişki kır–kent diyalektiği olarak kavramsallaştırılmaktadır. Kentleşme pratiklerine yönelik eleştirel bir okumanın ardından, bu tez kır–kent arayüzünü mevcut dinamikler ve olası gelecek senaryolarıyla birlikte tartışmak için Ankara'yı bağlam olarak seçmiştir. Araştırmanın merkezinde Ankara ve çevresinde kır–kent ilişkisini bir tasarım problemi olarak ele alan TOBB ETÜ Mimarlık Diploma Stüdyosu bulunmaktadır; stüdyo hem eleştirel bir araştırma alanı hem de mekânı yeniden düşünmeye yönelik bir tasarım pratiği olarak değerlendirilmiştir. Öğrencilerin tasarım önerileri, tezin eleştirel okumalarından geliştirilen Eleştirel Diyalektik Matrisler aracılığıyla incelenmektedir. Bu çerçeve, bağlamsal analizlerin senaryolara ve programatik önerilere nasıl dönüştüğünü beş temel boyut üzerinden takip etmektedir: çevresel, sosyo-kültürel, ekonomik, politik ve teknolojik. Böylece, kır–kent arayüzünde farklı boyutların ve ölçeklerin kesişimi görünür kılınmakta; tasarımın karmaşık ilişkileri ele almadaki potansiyel ve sınırlılıkları ortaya konmaktadır. Ayrıca, bağlamsal okumalarla üretilen eleştirilerin yaşam senaryoları ve mimari programlara ne ölçüde yansıdığı; hangi boyutların dışlandığı ve hangilerinin öne çıkarıldığı görünür kılınmaktadır. Özellikle çevresel boyuta yapılan güçlü vurgu, mimarlık disiplininin sınırlarını yansıtan belirgin bir eğilime işaret etmektedir. Çalışmanın ortaya koyduğu eleştirel perspektif, planlama ve tasarıma sıklıkla atfedilen teknokratik tarafsızlığı sorgulamakta; bu alanları bilginin, iktidarın ve mekânsal adaletin sürekli müzakere edildiği politik ve epistemolojik zeminler olarak çerçevelemektedir. Ekolojik ilişkileri, yerel üretimi ve çok aktörlü katılımı öne çıkararak, çalışma mekânsal disiplinlerin diyalektik düşünceyle beslenen ilişkisel, çoğulcu ve katılımcı pratikler olarak yeniden ele alınmasını savunmaktadır.
520 _aThis thesis approaches the rural–urban interface as a dialectical stage where urban expansion, commodification, and ecological ruptures become visible. Within this stage, space is defined as a field where global processes intersect with local practices and political and ecological dynamics are interwoven. Accordingly, the rural and the urban are regarded as relational grounds, continuously reproduced through shifting relations, and this relation is conceptualized as the rural–urban dialectic. Following a critical reading of urbanization practices, this thesis positions Ankara as the context for discussing the rural–urban interface through its current dynamics and possible future scenarios. The Architectural Diploma Studio at TOBB ETU, which addressed the rural–urban relation as a design problem in Ankara and its peripheries, is situated at the center of the research. The studio is considered both as a critical site of inquiry and as a design practice aimed at rethinking space. Students' design proposals are analyzed through the Critical Dialectic Matrices developed from the thesis's critical readings. This framework traces how contextual analyses were transformed into scenarios and programmatic proposals across five key dimensions: environmental, socio-cultural, economic, political, and technological. In this way, the intersections of different dimensions and scales within the rural–urban interface are revealed, exposing both the potentials and the limitations of design in addressing complex relations. It also shows the extent to which critiques generated through contextual readings were reflected in life scenarios and architectural programs, indicating the dimensions excluded and emphasized. Notably, the strong emphasis on the environmental dimension points to a clear disciplinary tendency that reflects the boundaries of architecture. The critical perspective proposed by this study challenges the technocratic neutrality often ascribed to planning and design, framing these fields instead as political and epistemological arenas where knowledge, power, and spatial justice are continuously negotiated. By foregrounding ecological relations, local production, and multi-actor participation, the study advocates for the reconsideration of spatial disciplines as relational, plural, and participatory practices informed by dialectical thinking.
653 _aRural-urban dialectic
653 _aIn situ urbanization
653 _aArchitectural design studio
653 _aResearch by design
653 _aAnkara
653 _aKır-kent diyalektiği
653 _aYerinde kentleşme
653 _aMimari tasarım stüdyosu
653 _aTasarım yoluyla araştırma
700 1 _aÇağlar, T. Nur
_9112485
710 _aTOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi.
_bFen Bilimleri Enstitüsü
_977078
942 _cTEZ
_2z
999 _c200466354
_d84566